Olimpiyat değil...İdeolojik hegemonya
CEMAATİN HALKLA İLİŞKİLER FAALİYETİNİ BOYKOT EDİYORUZ!!!........
Cemaatin organize ettiği “Uluslar arası Türkçe Olimpiyatları”” 30 Mayısta
başlayıp 14Haziranda bitecek. Türk- İslam Misyonerliğinin ürünleri Türkiye’ de
ve İlimiz Edirne’de de sergilenecek.
Kentimizde de 7 haziranda gerçekleşecek olan bu etkinlik
başta CHP’li Edirne Belediyesi ve BİŞTER olmak üzere değişik bazı kurum ve
kuruluş tarafından desteklenmektedir. Edirne’nin Dünya mirası listesine girmiş
Selimiye camii ne sahip çıkmak için Edirne Kent Konseyi tarafından yapılan
eylemde görünmeyen bir çok kurum ve kuruluş bu etkinliğin sponsorluğuna
soyunmuş, belediye başkanı, başkan yardımcıları cansiperane bir şekilde Türkçe
Olimpiyatları’ nın belirlenen hedeflere uygun geçmesi için uğraş veriyor.
Oysa düzenlenen ‘Uluslar arası Türkçe Olimpiyatları’ Gülen cemaatinin halkla
ilişkiler faaliyetinden öte bir şey değildir. Fettullah Gülen okullarından
yetişen değişik uluslara mensup çocuklara ezberletilen Türkçe şarkı-şiir
yarışmaları kültürel etkinlik kapsamından çok yapay bir müsamereyi
andırmaktadır.
Bugün dünyanın dört bir yanına yayılmış “Fettullah Okullarında da
asıl olarak finansın, ticaretin, eknolojinin yani aslında sermayenin en geçerli
dili olan İngilizce eğitim yapıyorlar. Belki de kendi bölgelerinde yatırım
yapan Türk şirketlerinde işe girseler bile kullanmayacakları Türkçeyi ğrenmelerinin
tek bir faydası var: Her şey Türkiye’deki bir gösteri için. Ve bu gösteri Gülen
hareketinin halka ilişkiler faaliyetinin en önemli parçalarından birisidir.
Türkçe olimpiyatlarında sergilenen bu müsamere sömürgeciliği, bu okulların
misyonunu gizlemeye yarıyor. 100 civarında ülkede kurulan okulların CIA ile
işbirliği artık kimse için sır değil. Her dönem Amerikancı olan Türk-İslam
çizgisi, düzenin yeni ihtiyaçlarına göre sınırları aşıyor. Bu okullarda yetişen
gençlere aslında neoliberal kapitalizmin kuralları öğretiliyor, bu düzenin
ihtiyaç duyduğu “sosyal ve beşeri sermayeleri” geliştiriliyor. Sermaye için
verimli ve itaatkar, ABD için “ılımlı dindar” nesiller yetiştiriliyor.
Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından kapitalizmin kurulacağı ülkelerde
başlayan macera bugün ABD’nin ve sermayenin ihtiyaç duyduğu her yere yayılıyor.
Türkiye sermayesi
için bu okullar hem vergiden kaçmanın bir yolu oluyor hem de yerel siyasetçiler ve sermaye esimleriyle buluşma merkezi işlevi görüyor. Cemaatin finans sermayesi bu okullara kredi vererek kendine değerlenme alanı” buluyor.
için bu okullar hem vergiden kaçmanın bir yolu oluyor hem de yerel siyasetçiler ve sermaye esimleriyle buluşma merkezi işlevi görüyor. Cemaatin finans sermayesi bu okullara kredi vererek kendine değerlenme alanı” buluyor.
Ülkede konuşulan dil, bir bilim ve sanat dili haline gelmeksizin,
kültür-sanat insanlarına hak ettikleri aygı gösterilmeksizin o ulusların
dillerinin yaygınlaşması mümkün olmamaktadır. Hepimizin yaşadığı üzere bir
cemaatler koalisyonunu oluşturan AKP hükümeti döneminde kültürel-sanatsal yaşam
tam bir karabasan haline gelmiş bulunmaktadır.
Dünyanın hiçbir ülkesinde muhalif gazeteciye “köpek””, heykele “ucube””,
tiyatrocuya “personel””diyen tek bir ileri demokrasi ülkesi yoktur. Daha dün
bir iletiyi paylaştığı için 1.5 yıl hapis istemi ile yargılanması söz konusu
olan dünyaca ünlü piyano sanatçımız Fazıl SAY’ın gördüğü muamele ortada iken,
Nobel ödüllü yazarımız Orhan PAMUK can güvenliği
nedeniyle ülkeyi terk etmek zorunda kalmış iken Türkçenin uluslar arası
saygınlık göreceğini düşünmek hayalden ibarettir.
Birleşmiş Milletler Eğitim, Kültür ve Bilim Örgütü UNESCO’nun verilerine
göre 3 dilin yok olduğu, 15 dilin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı
Türkiye’de, tüm dünyaya sözde Türkçe konuşturma heyecanı yaşatılmak istenmesi
çok da yadırgatıcı değildir.
Bu organizasyonlarla kamuoyuna aktarılan şudur. Biz büyük bir gücüz; Tüm
dünyayı kendimize benzetiyoruz, medya, siyasal iktidar hatta ve hatta “SOL”
Adına Seçilen belediyeler, Bir çok kurum ve kuruluş bizi destekliyor yada
desteklemek zorunda, devletin Valileri kaymakamları herkes ama herkes bize
destek veriyor. Vermek zorunda BİZ MODELİZ İşte yapılmak istenen budur. Toplumu
teslim alma işidir. İdeolojik bir hegemonya yaratma mücadelesidir.
Biz Özgürlük ve dayanışma mücadelesinin devrimci yolunda yürüyen
Edirneliler olarak; yaratılmaya çalışılan bu gerici ablukaya, bu ideolojik
hegemonya ya karşı mücadele edeceğiz.
Edirne halkını bu kandırmaca’ ya ortak olmamaya ve anılan etkinlikleri boykot etmeye çağırıyoruz.
6 haziran 2012
Nevzat ÇOLAK
ÖDP Edirne İl Başkanı
GAZETE VE İNTERNET SİTELERİNDE ÇIKAN HABERLER
MUHALEFET ORG
EDİRNE POSTASI
TRAKYA ANALİZ
EDİRNE HUDUT GAZETESİ
GAZETE VE İNTERNET SİTELERİNDE ÇIKAN HABERLER
MUHALEFET ORG
EDİRNE POSTASI
![]() |
| Resim yazısı ekle |
EDİRNE HUDUT GAZETESİ

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder