15 Ekim 2012 Pazartesi

küresel direniş, küresel isyan örgütlemek için sokaktayız


BASINA VE KAMUOYUNA;
Dünya halkları; Kapitalizmin işsizliğe, yoksulluğa geleceksizliğe mahkûm ettiği 15 Ekimi kapitalizme karşı isyan günü ilan etti.
Kapitalizm kendi gelişimini "küreselleşme" ile sürdürürken, dünyanın bütün halklarına da küresel direniş, küresel isyan örgütleme olanaklarını da sunuyor. Bu süreç kapitalizm açısından, sermayenin sınırsız dolaşımını, pazarların açılmasını, hızlı iletişimi ifade ederken, üzerinden geçtiği ülkeleri tek tipleştiriyor, yarattığı tahribatla ezilenleri, yoksulları birbirine benzeştiriyor, yakınlaştırıyor.
Bizlerde Edirne ÖDP merkez ilçe örgütü olarak, kapitalizmin yarattığı tahribata karşı mücadele yürüten dünya halkları ile birlikte küresel direniş, küresel isyan örgütlemek için sokaktayız
Yaşadığımız bu dönemde savaş, açlık ve yoksulluk dünyayı çepeçevre sardı. Bunun adına küreselleşme deniyor.
Egemenlerin küreselleşme dedikleri Irak’ta, Lübnan’da, Suriye’de halkın üzerine yağan bombalardır. ABD emperyalizmine taşeronluk yapmaktır. Dünyanın dört bir yanında çalışanların haklarının gaspıdır.
Kapitalist küreselleşme yoksulluğun-açlığın yaygınlaşmasından başka bir şey değil. Küresel kapitalizm dünyayı adeta bir korku filmine çevirdi. Dünya halklarının üzerindeki baskılar günden güne artıyor, emek sömürüsü çoğalıyor ve ezilenler karşısında egemen güçler, emekçileri düşünüyoruz diyebiliyor. Hayır bizler bu korku filmine seyirci kalmayacağız. Yüreği bizimle birlikte özgürlükten, emekten, demokrasiden yana atanlar bu filmin daha fazla oynamasına izin vermeyecek. Bizler küresel kapitalizme karşı, ezilenlerin, emekçilerin küresel mücadelesini geliştireceğiz. 
AKP, sağlıkta, eğitimde yaptığı dönüşümlerin ardından, neo-liberal yasaları bir bir çıkartmaya devam ediyor. Kamu hizmetleri açık bir şekilde paralı hale getiriliyor, sermayenin eline bırakılıyor ve bu durum medya tarafından olağan gibi halka aksediliyor. Bu yüzden yapılan Neo-liberal değişimlere karşı, çalışanların, emekçilerin, yoksul halkın çıkarlarından yana bir değişim için mücadele etmek esastır.
Dünyanın tüm sokaklarında isyan çanlarının çaldığı, emperyalist müdahalelerle halkın üzerine bombaların yağdığı, egemenlerin ABD’ye taşeronluk yaptığı bu günlerde, Neo- liberalizme karşı mücadelemizi büyütmeliyiz. Anti- kapitalist söylemlerimizle sokaklarda olmaya devam etmeliyiz.
Fabrikalarda direnişlerin günden güne büyüyor olması, kapitalizmin zulmü, zorbalığı yüzündendir.  Kapitalizmin krizi günden güne büyüyerek artıyor. Kendi kendini bitirecek olan kapitalizm karşısında bizler mücadelemizi vermeye soluksuz bir şekilde devam edeceğiz.
Kapitalizmin çöküşü karşısında TÜRKİYE’Yİ YENİDEN KURALIM şiarıyla bu köhnemiş sisteme baş kaldırıyoruz. Özgürlük ve Dayanışma partisi olarak diyoruz ki; Zalimin zulmüne direnenler elbet kazanacaklardır. İşte bu yüzden şimdi zaman kapitalizme karşı Türkiye’yi yeniden kurmak için mücadele verme zamanıdır. Dünyanın dört bir yanında mücadele verenlere karşı sesimizi eşitlikten, özgürlükten ve emekten yana kurulacak bir sistem için yükseltmeliyiz
Çünkü özgürlük uzakta değil. Eninde sonunda dünya halklarıyla ve emekçilerle, ezilenlerle birlikte Küresel kapitalizmi kırıp, güzel günler göreceğimiz yarınlara kavuşacağız.

                                                   ÖZGÜRLÜK VE DAYANIŞMA PARTİSİ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder